Bilge-Akıl Oyun Kulübü

Bilim, teknoloji ve sanat üretimini hedef alacak olan reformun temel ögesi, düşünen, sorgulayan, zekâ ve yeteneğinin kıymetini bilen ve sürekli geliştirmeye çalışan, kısaca dünyayı değiştiren insan değil midir?

Önemli olan; bilime, teknolojiye, sanata katkı yapabilecek bu beyinlerin daha da donanımlı, olabildiğince problemlere çözüm odaklı yaklaşabilen, kendince strateji geliştiren bireyler olarak yaşam sürecinde bulunmaları değil midir? İşte bu nedenle Zekâ ve Strateji oyunları bireyin gelişim sürecinde, erken yaşta  hayatına dâhil edilmelidir.

Oyunlarla; zekâ gelişimi ve strateji birikimine sahip bireylerin gerek öğrenim süreci gerekse yaşama yönelik yürüyüşlerinde kayda değer bir gelişme süreci başlamış bulunmakta. Başta Milli Eğitim Bakanlığı ve TÜBİTAK olmak üzere, kamu ve sivil toplum kuruluşları zekâ ve strateji oyunlarının yayılmasına, hatta okullarda oyun sınıfları açılmasına önayak oluyorlar. Bu çalışmalar umut verici görünmekle birlikte, zekâ ve strateji oyunlarının yaşamın her alanında desteklenmesi yönünde daha köklü, daha somut atılımlara ihtiyaç duyuluyor.  Bu toplumda yaşayan birey olarak, öğretmen olarak bende sorumluluk bilinciyle bu sürece katkı sağlayabileceğim oyunlar üzerinde kafa yordum. Gerek kendi hayatımda gerekse çevremdeki çocukların dünyalarında olumlu yansımaları olarak çalışmalarımın ilgi ve beğenileri motivasyonumu artırdı. Beğenilerden daha örgütlü daha bilimsel bir çabanın oluşabileceği inancını çıkararak, “Bilge Akıl Kulübü” kuruluşuna daha da hız verdirdi.

Bilge Akıl Kulübü bu ihtiyaçtan hareketle, eğitim öğretim sürecinde çocuklarımızın akıl ve strateji derinliği kazanımların da güvenli bir liman olacaktır.  

Halis Büyükbayraktar